2 Ağustos 2012 Perşembe

Kulağımdan gelen müzik



Yazının şarkısı

Nasıl başlasam bilmiyorum ama bir yerden girmek lazım yazıya. Benim Yaz hastalığım meşhur. Blog'u açalı bir - iki ay sonra tam bir sene olacak. Tamam çok takipçim yok ama ben zaten öyle çok bilinen bir blog olayım herkes beni konuşsun diye çıkmamıştım bu yola. Kendi yağımda kavruluyorum gidiyorum bana destek olanlar sayesinde. Herneyse işte, ben her Yaz'ı mutlaka böyle salya sümük birbirine karışmış kıçı başı dağıtmış bir şekilde geçiririm. Yani iyi bir tatile çıkmadan geçmiyor bu hastalıklar ( bu arada Pazartesi tatile çıkıyoruz yani bir süre yazamayabilirim). Yine kulağımda kulaklık, yanımda kitaplar ve peçeteler bol bol düşünüyorum. Malum ben düşündüm mü yazmadan duramam. Bol bol yazıyorum kendimi geliştiriyorum. Zaten bu açtığım ilk seneyle aramda çok fark var, çok gelişmişim farkındayım. Malum benim üzerine yazı yazdığım ya aşk, ya dostluk, ya da yorgunluk, üzgünlük vs gibi duygular üzerine oluyor. Genellikle aşk üzerine düşünüyorum çünkü hiç aşık olmadım. Yani her yaşadığımız ilişkide " Sana aşığım" desekte aslında aşkın nasıl bir şey olduğunu bilmiyoruz. Kimine göre aşk onu gördüğünüz ilk 10 saniye, kimine göre de bir ömür. Ben tam olarak ikisinide bilemiyorum ( yazar burda çok yalnızım diyor). İnsan uzun süre yalnız kalınca uyuşuyor, hisleri kayboluyor, yalnızlığa alışıyor, artık bağlanamam sevemem diyor. Bu seneyi (lanet olası uzun kirpik vakasını saymazsak) yalnız geçirdim. Bu yüzden şimdi de kimseye bağlanamam diye düşünüyorum. Bir yandan da özgürlüğümün kısıtlanması korkutuyor. Yani "birinin bir şeyi olmak bana göre değil" diye düşünüyorum. Zaten bu sene yeni okula başlayacağım için öyle her şey kökten değişecekken birde aşk heycanı yaşamak kasar insanı. Şimdilik bu yalnız halimden çoook ama çook memnunum, yani öyle ki herkesi kibarca reddediyorum. Ulan bu hasta halimle de konuyu aşk'a getirdim ya helal olsun. Aslında ben çay koyucaktım kendimi bu yazıyı yazarken buldum(buraya adsdgfasd şeysinden gelecek). Neyse yazıyı burasına kadar okuyan herkese çay koyuyorum ( ben içmiyorum siz için) öptüm canlarım.

Hiç yorum yok: